202307.20
0
0

KARGO TAŞIMACILIĞINDA HUSUMET SORUNU​

Karayolları taşımacılığı ülkemizde işlem hacmi olarak önde sektörlerden biridir. Öyle ki, sektörde önde gelen kargo firmaları ve kendi taşıma işini ifa eden e-ticaret firmaları dikkate alındığında her gün 500.000’in üzerinde taşıma işi yapılmaktadır. Taşıma sözleşmesi ile kargo, göndericinin göndericinin verdiği bilgiler ışığında, taşıyıcı tarafından, alıcısına teslim edilmek üzere taşınmaktadır. Böylece her gün 1.000.000’u aşkın kişi taşıma hizmeti almaktadır. 

Günlük işlem hacmi bu seviyede olan kargo taşımacılığı sektöründe, taşınan kargoların, göndericinin veya taşıyıcının kusuru ile hasara uğraması, maddi ve manevi zararların oluşması kaçınılmazdır. Oluşan zararın nasıl giderileceği 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Ne var ki, kanununda düzenlenen hakların kim tarafından ve nasıl kullanılacağı sıkça karıştırılmakta, hatta mahkemelerimiz tarafından bile hatalı yorumlanarak, hakkaniyetsiz kararlar verilebilmektedir. Kısaca husumet sorunu olarak ortaya çıkan bu sorunun çözümü için savunmalar yapılmıştır.

Türk Ticaret Kanunu “Madde 850 – (1) Taşıyıcı, taşıma sözleşmesiyle eşya veya yolcu taşıma işini veya ikisini birlikte üstlenen kişidir. Eşya her türlü yükü de kapsar.(2) Taşıyıcı, taşıma sözleşmesiyle eşyayı varma yerine götürmeyi ve orada gönderilene teslim etmeyi veya yolcuyu varma yerine ulaştırmayı; buna karşılık, eşya taşımada gönderen ve yolcu taşımada yolcu, taşıyıcıya, taşıma ücretini ödemeyi borçlanır…”  hükmü ile sabit olduğu üzere taşıma sözleşmesi, taşımayı taahhüt eden taşıyıcı ile taşıma ücreti ödemeyi taahhüt eden gönderen arasında akdedilen sözleşmedir. 

Türk Ticaret Kanunu Gönderilenin hakları ve ödeme borcu başlığı altında düzenlenmiş “Madde 871 – (1) Eşyanın teslim yerine varmasından sonra gönderilen, taşıyıcıdan, taşıma sözleşmesinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmesi karşılığında, eşyanın kendisine teslim edilmesini isteyebilir. Eşya zayi olmuş veya hasara uğramış yahut geç teslim edilmişse, gönderilen, gönderenin taşıma sözleşmesinden doğan istem haklarını taşıyıcıya karşı ileri sürebilir….” hükmü ile gönderilen yani kargo alıcısı ancak eşyanın zayii yahut hasara uğraması halinde gönderenin haklarına dayanarak taşıyıcıdan talepte bulunabilir. buna karşın pratikte taşıma sözleşmesine taraf olmayan 3.kişiler tarafından yapılan başvurular nedeniyle bazen hak sahipleri haklarına ulaşamamakta, bazense taşıma şirketleri haksız ödeme yapmak zorunda kalmaktadırlar.

Dere Avukatlık Bürosu olarak taraf olduğumuz bir uyuşmazlıkta bütün savunmalarımıza rağmen kamu düzeninden olan husumeti gözetmeyen Kütahya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, açıkça hukuka aykırı bir karar vermiştir. Her daim hukukun doğru ve kusursuz işlemesini ilke haline getirmiş Büromuz, karara karşı Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenen olağanüstü denetim yollarından Kanun yarına bozma yoluna başvurmuştur. 

Başvurumuz, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/1043 E. ile görülmüştür. Dairenin 10.04.2019 tarih ve 2019/3053 sayılı kararında “…Dava yurtiçi taşımadan kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir.

Şikayetçinin Kütahya Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığı yaptığı 02.10.2017 tarihli başvuru dilekçesi Kütahya P** yetkili servis tarafından İstanbul P** Servisine gönderilen televizyon dönüşte *** Kargo tarafından taşınırken hasarlanmış ve dava dilekçesinde bu yönde beyanda bulunulmuştur. Tarafların, Kütahya Tüketici Hakem Heyeti ve mahkemenin kabulüne göre taşıma sözleşmesinde davalı … … taraf değil, hatta teslim alan ve gönderilende değildir.
Taşıma sözleşmesi Kütahya P** – İstanbul P** Servisleri ile A** Kargo Yurtiçi – Yurtdışı Taşıma A.Ş. arasında yapılmıştır. Bu taşımadan kaynaklanan tazminat istemi konusundaki tüketici hakem heyetine itiraz davasının taşıma sözleşmesine taraf olmayan davalı … …’ın taraf sıfatı bulunmadığı gibi taraflar arasında Tüketici işlemi bulunmadığından davanın kabulü gerektiği halde yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş kanun yararına bozma isteminin kabul ile kararın sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına bozulması gerekmiştir…” gerekçesi ile sözleşmenin tarafı olmayan 3. kişinin taşıma hizmetinden kaynaklı talepte bulunamayacağı açıklanmıştır.