201711.21
0
0

FAZLA ÇALIŞMA (MESAİ) ÜCRETİ

Av. Muhammet Güngör, Kasım 2017

4857 sayılı İş Kanunun 41. Maddesinde ve bu maddeye göre çıkarılan yönetmelikte “Fazla çalışma, yasada yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalardır.” denilerek fazla çalışmanın tanımı yapılmış ve fazla çalışmanın belirlenmesinde günlük çalışma süresinin değil haftalık çalışma süresinin esas alınması benimsenmiştir.

Fazla çalışma ücreti

Madde 41 – ‘’Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır. 63 üncü madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile, bazı haftalarda toplam kırkbeş saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.

Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.

Haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle kırkbeş saatin altında belirlendiği durumlarda yukarıda belirtilen esaslar dahilinde uygulanan ortalama haftalık çalışma süresini aşan ve kırkbeş saate kadar yapılan çalışmalar fazla sürelerle çalışmalardır. Fazla sürelerle çalışmalarda, her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmibeş yükseltilmesiyle ödenir.

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir.

İşçi hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanır.

63 üncü maddenin son fıkrasında yazılı sağlık nedenlerine dayanan kısa veya sınırlı süreli işlerde ve 69 uncu maddede belirtilen gece çalışmasında fazla çalışma yapılamaz.

Fazla saatlerle çalışmak için işçinin onayının alınması gerekir.

Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamaz.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/4 md.) Bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan hâller dışında yer altında maden işlerinde çalışan işçilere fazla çalışma yaptırılamaz.

(Ek fıkra: 10/9/2014-6552/4 md.) Yer altında maden işlerinde çalışan işçilere, bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan hâllerde haftalık otuz yedi buçuk saati aşan her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yüzden az olmamak üzere arttırılması suretiyle ödenir.

Fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışmaların ne şekilde uygulanacağı çıkarılacak yönetmelikte gösterilir.’’

Haftalık çalışma süresinin istisnaları

4857 Sayılı İş Kanunu’nun da kural olarak haftalık çalışma esası benimsenmiştir. Kanunun göre fazla çalışma, Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır. Ancak 4857 Sayılı İş Kanunu ve bu Kanuna bağlı ilgili yönetmelikte haftalık çalışma esasının istisnalarına da yer vermiştir.

a- ) Günlük çalışma süresinin onbir saatten fazla olamayacağı Kanunda emredici şekilde düzenlendiğinden, tespit edilen fazla sürelerin denkleştirmeye tabi tutulmaması, onbir saati aşan çalışmalar için zamlı ücret ödenmesini gerektirir.

b- ) 4857 sayılı İş Kanununun 63. maddesinin son fıkrası uyarınca sağlık kuralları bakımından günde ancak 7,5 saat ve daha az çalışılması gereken işlerde, bu süreyi aşan çalışmalar fazla mesai ücreti ödenmesini gerektirir.

c- ) Maden ocakları, kablo döşemesi, kanalizasyon, tünel inşaatı gibi işlerin yer ve su altında yapılanlarında, günlük çalışma esası vardır.

d- ) En önemlisi ise gece çalışmalarında getirilen sınırlamadır. Kanunun 69/3. maddesi uyarınca “işçilerin gece çalışmaları günde yedibuçuk saati geçemez”. Kanunda belirtilen bu süre günlük çalışmanın, dolayısıyla fazla çalışmanın bir sınırını oluşturur. Gece çalışmaları yönünden haftalık kırkbeş saat olan yasal çalışma sınırı aşılmamış olsa dahi, günde yedibuçuk saati aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti ödenmelidir.

Fazla çalışma süresinin ispatı

Çalışma olgusunu, bu kapsamda fazla mesai ve tatillerde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması, işverenin çalışma saatlerine ilişkin bir belge sunmaması durumunda tarafların ve tanıkların beyanları dikkate alınarak mahkemece sonuca gidilir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de çalışma olup olmadığı mahkemece araştırılır.

Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda 270 saatten fazla olamaz. Ancak bu kanuni sınırlamaya rağmen işçinin daha fazla çalıştırılması halinde, bu çalışmalarının karşılığı olan fazla mesai ücretinin ödenmesi gerekmektedir. Yasadaki sınırlama esasen işçiyi korumaya yöneliktir.

İşçinin maaşında artış varsa fazla çalışma ücretinin bu artış üzerinden verilmesi gerekmektedir.

Bordrolarda bulunan fazla mesai ücreti tahakkuku

İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Davada bordronun sahteliği ileri sürülüp bu sahtelik ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.

İşçinin imzasını taşıyan ücret bordrolarında fazla çalışma ücretinin ödendiği kayıtlı ise, işçi gerçekte daha fazla çalışma yaptığını ileri süremez. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatını işçi her türlü delille ileri sürülebilir.

Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda işçi geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışma yaptığını ispatlayabilir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, mahkeme tarafından ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları getirtilir ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilir.

İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemeleri banka kanalıyla yapılmışsa, işçi ödenenin üzerinde fazla çalışma yaptığını yazılı delille ispatlanması gerekmektedir.

Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı mümkündür. Ancak işyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına mahkemece değer verilmeyecektir.

Bazı durumlarda işveren tarafından bordrolarda gösterilen fazla mesai ücretleri sembolik rakamlardan oluşabilir. Bu durumda işçinin fazla mesai yaptığının anlaşılması halinde, bordrolarda yer alan fazla mesai ücreti tahakkuklarının sembolik olduğuna düşünülecektir ve tahakkuk bulunan aylar için ödenen miktarlar hesaplanan fazla çalışma ücretinden mahsup edilecektir.

Ancak bunun için mahkemece bordrolar ile işçinin banka hesap ekstresinin karşılaştırılması, bordrodaki fazla mesai ücret tahakkukunun işçinin hesabına yatırılıp yatırılmadığının denetlenmesi gerekmektedir. Eğer bunlar yatırılmışsa bu aylar fazla mesai hesabında dışlanacaktır.

Fazla çalışma saat ücreti normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıdır

4857 Sayılı İş Kanununun 41. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, fazla çalışma saat ücreti, normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıdır. İşçiye fazla çalışma yaptığı saatler için normal çalışma ücreti ödenmişse, sadece kalan yüzde elli kısmının ödeneceği mahkemece tespit edilecektir.

Kanunda öngörülen yüzde elli fazlasıyla ödeme kuralı nispi emredici niteliktedir. Yani işçi ve işverenin sözleşmeyle yüzde ellinin altında bir oran belirlemeleri mümkün değildir. Ancak daha yüksek bir oran tespiti olanaklıdır.

Fazla çalışma ücreti ait olduğu döneme göre hesaplanır

Davalarda fazla çalışma ücretinin son ücrete göre değil, ait olduğu dönem ücretiyle hesaplanması gerekmektedir. Bu durumda fazla çalışma ücretlerinin hesabı için işçinin son ücretinin bilinmesi yeterli olmaz. Mahkemece istek konusu dönemler açısından da ücret miktarlarının tespit edilmesi gerekir. İşçinin geçmiş dönemlere ait ücretinin belirlenememesi halinde, bilinen ücretin asgari ücrete oranı yapılarak buna göre tespiti gerekir. Ancak işçinin işyerinde çalıştığı süre içinde terfi ederek çeşitli unvanlar alması veya son dönemlerde toplu iş sözleşmesinden yararlanılması gibi durumlarda, meslek kuruluşundan bilinmeyen dönemler için mahkemece ücret araştırması yapılır ve dosyadaki diğer delillerle birlikte değerlendirmeye tabi tutularak bir karar verilir.

İşçinin normal çalışma süresinin sözleşmelerle haftalık kırkbeş saatin altında belirlenmesi 

İşçinin normal çalışma süresinin sözleşmelerle haftalık kırkbeş saatin altında belirlenmesi halinde, işçinin bu süreden fazla, ancak kırkbeş saate kadar olan çalışmaları “fazla sürelerle çalışma” olarak adlandırılır (İş Kanunu, Md. 41/3). Bu şekilde fazla saatlerde çalışma halinde ücret, normal çalışma saat ücretinin yüzde yirmibeş fazlasıdır.

İş sözleşmesinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğuna ilişkin kuralın bulunması

İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmektedir. Yargıtay söz konusu hükümlerin 270 saatle sınırlı olarak geçerli olduğunu kabul etmektedir. Fazla çalışmaların aylık ücret içinde ödendiğinin öngörülmesi ve buna uygun ödeme yapılması halinde, yıllık 270 saatlik fazla çalışma süresi ispatlanan fazla çalışmalardan indirilir. Günlük çalışma süresinin onbir saati aşamayacağı Kanunda emredici şekilde düzenlendiğinden, bu süreyi aşan çalışmalar denkleştirmeye tabi tutulamaz. Fazla çalışma ücreti olarak ödenmelidir.

270 saatlik sınır yıl bazında getirilmiştir. Günlük azamî 11 saatlik sınırı aşmadığı ve diğer yasal esaslara uyulduğu müddetçe 270 saatin yılın herhangi bir evresinde tamamlanması mümkündür. Aylık ücrete fazla mesai ücretlerinin dahil olduğunun kararlaştırıldığı hallerde işçi yıl içinde ne zaman 270 saatlik fazla mesai süresini doldurursa, ardından yaptığı her fazla saatlerle çalışma için ücrete hak kazanacaktır. Bunun aksine yıl içinde henüz 30 saat dahi fazla çalışması bulunmayan işçi, bir aylık sürede örneğin 23 saat fazla çalışma yaptığı için fazla çalışma ücretine hak kazanamaz. 270 saat yıllık ölçüttür. Sözleşmelerle bunun yıl içinde dağıtımı başka şekilde kararlaştırılabileceği gibi işyerinin, işin gerekleri, somut olay özellikleri sebebiyle de fazla çalışma sürelerinin toplamı aydan aya da farklılık arz edebilir.

Fazla çalışmaya karşılık işçiye serbest zaman verilmesi

4857 Sayılı Kanun’un 41. maddesinin dördüncü fıkrasında, işçiye isterse fazla çalışma ücreti yerine serbest zaman kullanma hakkı tanımıştır. Bu süre, fazla çalışma için her saat karşılığı bir saat otuz dakika, fazla süreli çalışmada ise bir saat onbeş dakika olarak belirlenmiştir. Bu sürelerin de sözleşmelerle arttırılması mümkündür.

İşveren tarafından işçinin fazla çalışmasına karşılık olarak serbest zaman kullandırıldığı iddia edilmişse bunun fazla mesai takip formları, fazla mesai karşılığı izin kullanıldığını gösteren belgeler ile delillendirilmesi gerekmektedir. Bu belgeler kendi içerisinde çelişkili değilse ve İş Kanununun koşulların varlığı halinde, belgelerin isabet ettiği dönemde yapılan fazla çalışma süresi mahkemece belirlenecek ve kullandırılan serbest zaman, fazla çalışma ücreti hesaplamasından düşürülecektir.

Fazla mesai hesaplamasında ara dinlenmesi

Ara dinlenmesi 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az onbeş dakika, dört saatten fazla ve yedibuçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedibuçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Günlük hayatta çoğu zaman yedibuçuk saatlik çalışma süresi aşılmaktadır. 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 63.maddesi hükmüne göre günlük çalışma süresi onbir saati aşamayacağından, 68. maddenin belirlediği yedi buçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin verilmesi gerekmektedir. Günlük en çok onbir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olarak bu böyledir. Günde onbir saate kadar olan çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, daha fazla çalışmalarda ise en az bir buçuk saat olarak verilmelisi gerekir.

24 saat nöbet tutan işçinin fazla mesai durumu

Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre çalışma süresinin yirmidört saat olması durumunda işçinin ancak ondört saat çalışabileceği kabul edilmektedir. Bu durumda işçinin yirmidört saat çalıştığı günlerde günlük onbir saati aşan çalışmaları fazla mesai olarak değerlendirilmektedir.

Ücret bordrolarında gösterilen ücretin gerçek olmaması

Ücret bordrolarında gösterilen ücretin gerçek ücreti yansıtmadığı mahkeme tarafından anlaşılırsa belirlenecek gerçek ücret tutarı esas alınarak fazla çalışma ücreti belirlenecektir. Ödenen fazla çalışma ücreti varsa bunlar da mahsup edilecektir.

Gece çalışmalarında fazla çalışma ücreti

İşçilerin gece çalışmaları Kanun’un 69. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca günde yedibuçuk saati geçemez. Yasada belirtilen bu süre günlük çalışmanın sınırını oluşturur. Haftalık yasal çalışma süresi olan kırkbeş saat dolmamış olsa dahi eğer gece çalışması günde yeibuçuk saati aşıyorsa fazla çalışma ücretinin ödenmesi gerekecektir.

Yüzde usulü ücret alınması halinde fazla çalışma ücreti

Otel, lokanta, eğlence yerleri gibi işyerlerinde müşterilerin hesap pusulalarına belirli bir yüzde olarak eklenen paraların, işverence toplanarak işçilerin katkılarına göre belli bir oranda dağıtımı şeklinde uygulanan ücret sistemine “yüzde usulü ücret” denilmektedir. Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde fazla çalışma ücreti 4857 Sayılı İş Kanununun 51. maddesinde öngörülen yönetmelik hükümlerine göre ödenir. İşveren, yüzde usulü toplanan paraları işyerinde çalışan işçiler arasında, Yüzdelerden Toplanan Paraların İşçilere Dağıtılması Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre eksiksiz olarak dağıtmak zorundadır. Fazla çalışma yapan işçilerin fazla çalışma saatlerine ait puanları normal çalışma puanlarına eklenir (Yönetmelik Md. 4/1). Yüzdelerden ödenen fazla saatlerde, çalışmanın zamsız karşılığı ile zamlı olarak ödenmesi gereken ücret arasındaki fark ödenir. Çünkü yüzde usulü ödenen ücret içinde fazla çalışmaların zamsız tutarı ödenmiş olmaktadır.

Yüzde usulü ücret ödemesinin öngörüldüğü çalışma biçiminde fazla çalışmalar, saat ücretinin % 50 zam nispetine göre hesaplanır.

Parça başına veya yapılan iş tutarına göre ücret ödenen işlerde, fazla çalışma ücreti

Parça başına veya yapılan iş tutarına göre ücret ödenen işlerde, fazla çalışma süresince işçinin ürettiği parça veya iş tutarının hesaplanmasında zorluk çekilmeyen hallerde, her bir fazla saat içinde yapılan parçayı veya iş tutarını karşılayan ücret esas alınarak fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma ücreti hesaplanır. Bu usulün uygulanmasında zorluk çekilen durumlarda, parça başına veya yapılan iş tutarına ait ödeme döneminde meydana getirilen parça veya iş tutarları, o dönem içinde çalışılmış olan normal ve fazla çalışma saatleri sayısına bölünerek bir saate düşen parça veya iş tutarı bulunur. Bu şekilde bulunan bir saatlik parça veya iş tutarına düşecek bir saatlik normal ücretin yüzde elli fazlası fazla çalışma ücreti, yüzde yirmibeş fazlası ise fazla sürelerle çalışma ücretidir. İşçinin parça başı ücreti içinde zamsız kısmı ödenmiş olmakla, fazla çalışma ücreti sadece yüzde elli zam miktarına göre belirlenir.

Hasılata bağlı günlük yevmiyeli işerde fazla çalışma ücreti

Hasılata bağlı günlük yevmiyeli olarak çalışan işçilerin yevmiyelerinin miktarı günlük çalışma süresine bağlı olduğundan, işçi ne kadar çok çalışırsa yevmiye o kadar artacağından çalışılan tüm saatlerin normal ücreti yevmiye içerisinde alındığı kabul edilmektedir. Buna göre fazla çalışma ücretinin zamsız tutarının yevmiyenin içinde ödendiği kabul edilir ve fazla çalışma ücretinin sadece %50 zamlı kısmı hesaplanarak mahkemece ödenmesine karar verilir.

Günde ancak yedibuçuk saat veya daha az çalışılması gereken işlerde fazla çalışma ücreti

Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedibuçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmeliğe göre, günde yedibuçuk saat çalışılması gereken işlerde çalışan işçinin, yedibuçuk saati aşan çalışma süreleri ile yedibuçuk saatten az çalışılması gereken işler bakımından Yönetmeliğin sözü edilen günlük çalışma sürelerini aşan çalışmalar, doğrudan fazla çalışma niteliğindedir. Bu çalışmalarda haftalık kırkbeş saat olan yasal süre aşılmamış olsa dahi yedibuçuk saat üzerinde çalışmalarda veya yedibuçuk saatten az çalışılması gereken işlerde bu saati aşan çalışmalarda fazla çalışma ücreti ödenmesi gerekecektir.

Davada tanık olarak dinletilmesi gereken kişiler ve beyanları

Tanıkların işçi ile aynı işyerinde birlikte çalışan kişiler olması gerekmektedir. İşyerinde çalışmayan, işçinin çalışma düzenini bilmeyen, konumları itibari ile tam olarak bilmeleri de mümkün olmayan tanıkların beyanlarına mahkemece itibar edilmeyecektir.

İşverene karşı dava açan işçinin tanıklığı başka deliller ile desteklenmedikçe tek başına hükme esas alınamayacağı için mümkün olduğunca bu tür tanıkların tanık listesine yazılmasından kaçınılmalıdır.

Tanıkların haftanın hangi günü ortalama olarak kaçtan kaça kadar çalıştıkları konusunda net olarak beyan verebilecek kişilerden olması gerekir.

Faiz başlangıç tarihi

Fazla çalışma ücreti için işverenin temerrüde düşürülmesi söz konusu ise temerrüt tarihinden, aksi halde dava ve ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilecektir. Örneğin 28.5.2017 tarihinde işverene tebliğ edilen ihtarname varsa faizin başlangıç tarihi 28.5.2017 olacaktır. Eğer dava öncesi böyle bir ihtarname gönderilmemiş ise dava ve ıslah tarihi hangi tarih ise o tarihten itibaren faize hükmedilecektir.

Fazla çalışma ücretinin hesaplanmasında yapılan indirim

Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay tarafından son yıllarda indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak, fazla çalışmanın takdiri delil niteliğindeki tanık anlatımları yerine, yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirimin, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre takdir edilmelisi gerekmektedir. Hakkın özünü ortadan kaldıracak oranda bir indirime gidilmesi karar yönünden bozma sebebi oluşturacaktır.

Örneğin işçi araç şoförü ise takometre kayıtları fazla mesai yapılıp yapılmadığını göstereceğinden hesaplanan ücretten hakkaniyet indiriminin yapılmaması gerekmektedir.